Nevroz Nedir?

Yazının ana terimleri şunlardır: Nevroz, nevrotik, nevrotik kişilik, nevrotik kişilik örgütlenmesi, nevrotik bozukluk.


Psikodinamik tanı kılavuzu –bir başka yazıda ele aldığım gibi- insanın kişilik örgütlenmesini psikotik-borderline-nevrotik-normal ekseninde ele alıyor. Bu yazının ana konularından biri olan nevrotik kişilik örgütlenmesi (neurotic personality organization) bu bağlamda ele alınmalıdır. Bunun yanında, nevrotik bozukluk (neurotic disorder) -psikodinamik tanı kılavuzunda yer almasa da- bazıları tarafından merak edilen bir konudur. Bu yüzden, onu da bu yazıda ele alıyorum.

Bazı kavramlar –nevroz, nevrotik gibi- yazının ana konuları için bize bir altyapı oluşturabilir.

Nevroz nedir?

Nevroz (neurosis), 1769 yılında, İskoç tıp doktoru William Cullen tarafından kullanılmıştır. Terim, nöron (neuron) kelimesinden ve “-osis” sonekinden oluşturulmuş, fizyolojik olarak açıklanamayan sinir sistemi bozukluklarını adlandırmada kullanılmıştır.1

Sigmund Freud (1856-1939) nevrozu stres, kaygı ya da depresyondan kaynaklanan psikojenik -psikolojik veya psikiyatrik nedenselliği olan- bir hastalık olarak tanımlamıştı.1

Nevroz

Nevroz -Freud’un özgün tanımına göre- organik veya nörolojik kökenli olmayan, gerçeklikle ilişkinin, bir miktar çarpıtmaya uğrasa da, henüz kaybolmadığı ruhsal rahatsızlıkların ortak adıdır.2

Söz konusu rahatsızlıklar arasında, kaygı, mantık dışı korkular, saplantılı düşünceler, zorlantılı davranışlar, bedensel tepkiler, dissosiyatif durumlar, depresif tepkiler, histerik dönüşümler vb. yer alır. Bu sorunların önemli bir kısmı günümüzde “kaygı bozukluğu” olarak sınıflandırılmaktadır.1, 2 Nevroz, minör (hafif) ruhsal bozukluk olarak kabul edilir.2

Nevroz, günümüzde -özellikle Türkiye’de- çok yaygın kullanılan bir kavram değildir. Davranışlarla değil de gözlenemeyen psikolojik mekanizmalarla tanımlanması nedeniyle, nevroz, Ruhsal Bozuklukların İstatistiksel El Kitabı-III (1980)’te yer almamıştır.2 Bununla birlikte, bozukluk, Uluslararası Hastalık Sınıflandırması’nda (sürüm 10) halen kullanılmaktadır.2

Nevrotik nedir? Nevrotik ne demek?

Nevrotik (neurotik), nevroz ile, bu hastalığı olan kişi ile veya bu özellikleri sergileyen davranış ile, tutum ile, duygu ile vb. ilgili demektir.3 Buna göre biz, nevrotik derken şunlara benzer anlamları kastederiz: Nevrotik biri, nevrotik bir hastalık, nevrotik bir davranış, nevrotik bir davranış, nevrotik bir duygu vb.

Nevrotik kişilerin bazı özellikleri şunlardır:

  • Nevrotik biri, içgözlem ve gerçeklik testi becerisine sahiptir. Kişi, gerçeklikle ilişkisini kaybetmemiştir.
  • Kişi, içinde yaşadığı topluma, çevresine, iş ve aile yaşamına şu veya bu ölçüde uyum sağlamıştır.
  • Kişide, dışarıdan bakıldığında bir rahatsızlık gözlenmez; rahatsızlık daha çok, kişinin kendisiyle ilişkilidir, öznel olarak hissedilir.
  • Nevrotik rahatsızlıklar daha çok, ruhsal çatışmalarla ve bu çatışmaların yarattığı kaygıyla başa çıkmanın abartılı, bilinçsiz yöntemleri olarak değerlendirilir.2

İsterseniz, nevrotik ile ilgili bazı kavramlara bir göz atalım.

Nevrotik çatışma (neurotic conflict): Sürekli uyum bozukluğuna ve duygusal rahatsızlıklara yol açan ruhsal, içsel çatışma.4

Nevrotik eğilimler (neurotic trends): Karen Horney’in, genellikle çocuklukta gelişen, çevredeki olabildiğince en büyük güvenlik arayışına ve böylece temel kaygının azaltılmasına yönelik eğilimler grubu için kullandığı bir terim.5

Nevrotik gurur (neurotic pride): Horney’in, bireyin kendisinde olduğunu varsaydığı kişisel özelliklerine bağladığı, abartılı ve usdışı gurur için kullandığı bir terim.6

Nevrotik ihtiyaçlar (neurotic needs): Horney’in temel kaygıdan kurtulmaya yönelik usdışı çözümlerin zorunlu kıldığı ihtiyaçlar için kullandığı terim.7

Nevrotik karakter/ kişilik (neurotic character): Genel anlamıyla, nevroza yatkınlık yaratan kişilik özellikleri bulunan, ya da nevrotik teşhisi konan kişi.8

Gördüğünüz üzere, nevrotik kelimesi, pek çok sıfat, isim, terimin yanına gelerek yeni bir terim oluşturabilmektedir.

Nevrotik kişilik örgütlenmesi nedir?

Nevrotik kelimesi, günümüzde, Freud’un döneminden farklı anlamlarda kullanılmaktadır. Onun döneminde, psikoz dışında duygusal sıkıntısı olan büyük bir insan grubu için nevrotik terimi kullanılıyordu. Günümüzde ise nevrotik, daha çok, bazı duygusal sıkıntılara karşın işlev kapasitesindeki yüksek bir düzeye işaret etmektedir.

Bu bölümde, Nancy McWilliams’tan hareketle, nevrotik kişiliklerin bazı özelliklerini paylaşmaya çalışacağım.

Nevrotik kişilikler hangi savunmaları kullanırlar?

Nevrotik düzey kişilik örgütlenmesine sahip kişiler, olgun/ ikincil düzey savunma mekanizmaları kullanırlar. Zaman zaman ilkel/ birincil düzey savunmalar kullansalar da, bunlar kişiliklerinin ana belirleyicileri değildir.

İkincil savunmalara daha çok, aşırı stres altında kaldıklarında başvururlar. Bu açıdan önemli olan, kişinin ilkel savunma mekanizmalarını kullanmaları değil olgun savunma mekanizmalarını kullanmamalarıdır.

Literatürde, nevrotiklerin, temel savunma olarak bastırmayı -inkar, bölme, yansıtmalı özdeşim gibi ilkel savunmaları değil- kullandıkları belirtilmektedir.

Nevrotik hastalar/ danışanlar, ne tür duygusal fırtınalar yaşarsa yaşasınlar, belli bir akılcı ve nesnel değerlendirme kapasitesini muhafaza edebilirler. [Bakınız: Savunma mekanizması nedir?]

Nevrotiklerde kimlik bütünleşmesi nasıldır?

Görüşmeciler, nevrotiklerde bütünleşmiş bir kimlik duygusu olduğunu düşünebilirler.

  • Davranışlarında belli bir tutarlılık söz konusudur. Kendilerini, önceki halleriyle, şimdiki halleriyle ve gelecekteki halleriyle bir bütün olarak deneyimleyebilirler. Diyelim ki Ahmet’in gözünde, çocuk Ahmet, yetişkin Ahmet ve yaşlı Ahmet, aynı Ahmet’tir.
  • Kendilerinden bahsetmeleri istendiğinde, bir kafa karışıklığı, tıkanma, zorluk yaşamazlar. Kendilerini tek boyutlu tanımlamaya çalışmazlar. Mizaçlarını, değerlerini, zevklerini, alışkanlıklarını, inançlarını, erdemlerini ve eksikliklerini betimleyebilirler.
  • Kendilerinin iyi/ olumlu ve kötü/ olumsuz yönlerini bir bütün olarak kabul edebilirler. Kendilerini, ne tamamen iyi ne de tamamen kötü görürler.
  • Kendilerinden, kendileri için önemli olan kişilerden bahsetmeleri istendiğinde, onların hem olumlu hem de olumsuz yönlerinden bahsedebilirler. Bununla birlikte, onları tutarlı bir bütün olarak sunabilirler.

Nevrotiklerde gerçekliği değerlendirme nasıldır?

Nevrotikler, genelde, gerçeklik denilen olguyla temas halindedirler. Nevrotiklerin, gerçekliği değerlendirme yetisi gelişmiş olur.

  • Hezeyanlı veya halüsinasyonlu deneyimler yaşamazlar.
  • Günlük olayları, başlarına gelenleri, olan bitenleri çok az çarpıtma ihtiyacı duyarlar. Olanı, olduğu gibi görme eğilimi gösterebilirler.
  • Nevrotik biriyle görüşen bir terapist, onunla aynı öznel gerçeklik içinde bulunduğunu hissedebilir.
  • Nevrotik bir hasta/ danışan, kendisini yardım aramak zorunda bırakan yönlerini/ özelliklerini uzaktan/ dışarıdan görebilir; kendine uzaktan bakabilir. Ayrıca gördüğü bu yönleri yadırgar. Onları kendine yabancı bulur, benliğine mal edemez. Mesela, sürekli temizlikle meşgul olan, kişiliği nevrotik düzeyde örgütlenmiş bir hasta, bu özelliğinden rahatsız olabilir, ondan kurtulmak isteyebilir. Bu durum, terapist-hasta işbirliğini artıran bir faktör olur.

Kendi patolojisini gözlemleme kapasitesi nasıldır?

Psikoterapide, terapötik bölünme diye bir kavram vardır. Terapötik bölünme, kişinin, deneyimleyen yan dışında gözlemleyen bir yan da geliştirebilmiş olmasını ifade eder. Nevrotik kişiler, bir sorunu bir yandan yaşarken bir yandan da o sorun üzerine düşünebilme becerisi gösterebilirler. Nevrotikler, terapötik bölünme becerisini, terapinin erken döneminde sergileyebilirler.

Kişiliği nevrotik düzeyde örgütlenmiş kompulsif bir kişi, tekrarlayıcı eylemlerinin anormal olduğunu bildiğin fakat bunları yapmadığında çok kötü hissettiğini, huzursuzlandığını söyleyebilir. Oysa, aynı eylemi yapan, borderline veya psikotik kişilik örgütlenmesine sahip bir hasta, kendisinin eylemini normal bulup başkalarını pis görebilir.

Nevrotiklerin birincil çatışmaları nelerdir?

Herkes terapiye bazı şikayetlerle, semptomlarla gelir. Ancak, dinamik psikoterapi açısından, o sorunların ne olduğuyla birlikte, o sorunların altındaki çatışmalar da önemlidir.

Nevrotiklerin terapiye başvurmalarının nedeni -psikotiklerin aksine- temel güvenlik veya özerklik ile ilgili sorunlar değildir. Nevrotiklerin sorunu, istedikleri ile onları gerçekleştirmeye çalışırken yaşadıkları sorunlar/ engeller arasında sürekli bir çatışma halinde olmalarıdır. Uzun soluklu bir ilişki yaşama isteği ama bunu gerçekleştirememek gibi.

Bazı nevrotikler, tek başına kalabilme ve oyun oynayabilme/ eğlenebilme kapasitelerini geliştirme arayışı içindedirler.

Nevrotiklerde aktarım ve karşı-aktarım nasıldır?

Aktarım, çok genel olarak, hastanın, hayatının erken dönemindeki önemli kişilere -anne ve baba gibi- olan duygu ve arzularını terapiste aktarmasıdır. Karşı-aktarım da aynı şekilde, psikoterapistin, geçmiş ilişkilerini bilinçdışı bir şekilde hastasıyla/ danışanıyla ilişkisine taşımasıdır.

Nevrotikler, terapistlere genelde çok kötü duygular hissettirmezler. Aksine, hastanın gözlemleyen egosunun varlığı, terapiste, bir terapötik ittifak içinde olduğunu hissettirebilir.

Nevrotikle gerçekleştirilen bir terapide, hasta ve terapist, hastanın sorunlu bir yönü ile birlikte mücadele ediyor gibi olurlar.

Terapist, hastanın/ danışanın ona yaşattığı, olumlu veya olumsuz duyguların üstesinden gelebileceğini düşünür. Nevrotik düzey bir kişi, karşısındakine, ne ondan kurtulma ne de onu kurtarma isteği uyandırır.

Nevrotik bozukluk nedir? Nevrotik bozukluklar nelerdir?

Yukarıda ele aldığım nevrotik kişilik örgütlenmesi (neurotic personality organization) ile -aşağıda kısaca ele almaya çalışacağım- nevrotik bozukluk (neurotic disorder) aynı şey değildir. Birincisi, bir bütün olarak, kişiliğin örgütlenme biçimlerinden birini ifade ederken, ikincisi, belirti veya belirtiler grubuna işaret etmektedir.

Nevroz (neurosis) ile psikonevroz (psychoneurosis) terimleri eş anlamlıdır. Her ne kadar bir dönem çok kullanılmış olsalar da, bu terimler artık bırakılmaktadır.10

Nevrotik Bozukluk

Nevrotik bozukluk (rahatsızlık), kişinin, kabul edilemez ve kendine yabancı olarak gördüğü bir bunaltı semptomu [belirtisi] veya semptomlar grubunun ağır bastığı bir ruh hastalığıdır.9

Nevrotik bozuklukta dikkat çeken bazı noktalar şunlardır:

  • Nevrotik bozuklukta, gerçekliği değerlendirme yetisi bir miktar çarpıtmaya uğrasa da tamamen kaybolmaz.9 Hasta, hastalığını bilir, kendi kafasındaki düşünceleri, korkuları saçma bulur. Neyin düşünce, istek, imge, düş ve neyin eylem ya da dışarda olan bir olay olduğunu ayırt edebilir.10
  • Davranışlar oldukça engelleyici olsa da, genel toplum normlarını ihlal etmez, genel işleyişi fazla bozmaz.9
  • Rahatsızlık, tedavi edilmemesi halinde, nispeten kalıcı veya tekrarlanan bir yapıdadır.9
  • Nevrotik bozukluk, bazı durumlara ve/veya strese verilen geçici bir tepki değildir. Yani, yaşanılan şey, geçici ve/veya strese bağlı ise, nevrotik bozukluk olmayabilir.9
  • Kişi, söz konusu semptomlardan şikayetçi olur, onlardan kurtulma isteğini dile getirir.9
  • Hastalığın kökeninde organik bir etken bulunmaz; yani, ortada organik bir sorun varsa, ilk etapta nevrotik bozukluk düşünülmez.9
  • Psikanalitik kurama göre, nevrozun altında bunaltı (anxiety) yatar. Bunaltı, ya açıkça yaşanır ya da bastırma (repression) ile gözden ırak tutulur; onun yerine, özel savunma düzenekleri ile oluşturulan belirtiler geçer. Mesela, yer değiştirme ile, bunaltı, asıl kaynağından başka bir nesneye veya duruma aktarılır. Bu durumda, fobi, obsesyon, kompulsiyon gibi patolojiler ortaya çıkar.10

Orhan Öztürk’ün, Ruh Sağlığı ve Bozuklukları kitabında, Bölüm XIX’un adı şöyledir: Nevrotik, Stresle İlgili ve Somatoform Bozukluklar. Söz konusu başlık altında şu bozukluklar listelenmektedir:

  1. Bunaltı Bozuklukları
    • Yaygın Bunaltı Bozukluğu
    • Panik Bozukluğu
    • Fobik bozukluk
    • Ayrılma Bunaltısı Bozukluğu
  2. Saplantı-Zorlantı Bozukluğu ve İlişkili Bozukluklar
    • Saplantı-Zorlantı Bozukluğu (Obsesif-Kompulsif Bozukluk)
    • Beden Biçimsizlik Bozukluğu (Beden Dismorfik Bozukluğu)
    • Kıl Yolma Bozukluğu (Trikotilomania)
    • Deri Yolma Bozukluğu
    • Biriktiricilik Bozukluğu
  3. Örselenme ya da Zorlanma [Stres] Etkisine Bağlı Bozukluklar
    • Akut Zorlanma [Stres] Bozukluğu
    • Örselenme Sonrası Zorlanma [Stres] Bozukluğu (Travma Sonrası Stres Bozukluğu / TSSB)
  4. Disosiyatif Bozukluklar ve Somatoform Bozukluklar
    • Disosiyatif Bozukluk
    • Konversiyon Bozukluğu
    • Somatoform Bozukluklar
      • Bedenselleştirme (Somatizasyon) Bozukluğu (Briquet Sendromu)
      • Ağrı Bozukluğu ve Ruhsal Kökenli Ağrı
      • Hipokondriyazis (Hastalık Hastalığı)
      • Yapma Bozukluk (Factitious Dİsorder)
      • Nevrasteni (Yorgunluk Sendromu).10

Siz de, nevroz, nevrotik kişilik ve nevrotik bozukluk ile ilgili düşüncelerinizi, deneyimlerinizi yorum kısmından benimle paylaşabilirsiniz. Muhabbetle kalın.

Kaynakça

1https://www.psikolojisozlugu.com/neurosis-nevroz

2Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevroz. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 530).

3Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevrotik. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 323).

4Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevrotik çatışma. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 528).

5Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevrotik eğilimler. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 529).

6Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevrotik gurur. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 529).

7Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevrotik ihtiyaçlar. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 529).

8Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevrotik kişilik. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 529).

9Bilim ve Sanat Yayınları. (2005). Nevrotik rahatsızlık. İçinde Psikoloji sözlüğü. (3. baskı, s. 530).

10Öztürk, O. & Uluşahin, A. (2016). Ruh sağlığı ve bozuklukları. Nobel Tıp Kitabevleri

11McWilliams, N. (2020). Psikanalitik tanı: Klinik süreç içinde kişilik yapısını anlamak (E. Kalem, Çev.). İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.

Yorum yapın